Uzay zaman boşluğuna düşmeden
Tanım sınırlarımızla
Şu dakikalarca mesafe,
Gezegende ne hoş bir rastlantı bayım.
Boşluğun içinde, rüyanın deminde
Duyulan naif bir elin titreşimiyle
Frekanslarımız değiyor birbirine.
Gerçeklikteki bu zarif varoluşunuz,
Esen bir rüzgara bırakıyor kalbinin sesini,
Bir deniz kabuğundan dinleyebilmek sizi,
Yeryüzünde ne hoş bir rastlantı bayım.
Başıboş dolaşan bir zerreyken yüreğimizdeki narin tüy,
Bilinçli olmayı hediye etmiş bize
Şu kısacık ziyarette,
Bilinçle bakabilmek göz göze,
Gerçeklikte ne hoş bir rastlantı bayım.
Belki esneklikle içiçe geçmiş,
rengarenk bir mandala
Belki de başıboş, avare salınan
zayıf halkalar sadece.
İnceliğinden ve saydamlığından aldığı ışığıyla
Halelerimiz değiyor birbirine nazikçe.
Evrenin sonsuz akışında,
Yaşam sınırları dahilinde,
Ne hoş bir rastlantı bayım…
(…)
Canan Kılınç