Yaz ve Yarat Çemberi

KUKLALAR

İllüstrasyon:Aİ&Canan Kılınç

Aslında hepimiz birer kuklayız, Cansız ama eylemli. Kendimizi kontrol etmek istiyoruz ama başkalarının boyunduruğu altından çıkacak kadar özgür ruhlu değiliz. Başka birinden görene kadar yapmak istediğimiz şeyin ne olduğunu bile algılayamıyoruz. Kendimizi tanımaya çalışmıyoruz ve cesaret etmiyoruz. Yaşamak istiyoruz ancak yaşamın alelade ilerlemesine karşın bir şey yapmıyoruz. Mutlu olduğumuzu sanıyoruz ama içimizdeki hüznü gizleyen gülücüklere sahte anlamlar yüklüyoruz. İyi ruh halini en iyilere saklarken alelade yaşamlarımız da çürüyoruz. Üstelik çok daha hızlı yaşlanıyoruz, sürekli çattığımız kaşlarımızdan. Konuşuyoruz nasıl anlaşılabileceğimizi ön görmeden. Dinliyoruz anlamaya açık olmadan. Seviyorum kelimesi içi boşaltılmış haliyle ağzımızdan dökülüyor, bu yüzden artık sevmiyorum kelimesi bile daha içten geliyor. Yazıyoruz harflerin  yerleşmek istediği yerleri görmezden geliyoruz kelimeler ve anlamlar karışıyor. Gözden akan yaşları suçluyoruz bizi güçsüz gösterdiğine inanarak, oysa duyguların kendini ifade etmek istemesi kadar doğal bir şey yok. Mütevazilik ile ego arasında sıkışmış kelimeler sarf ediyoruz gerçek benliğimiz anlaşılmıyor, birden fazla insana bölünüyoruz. Aldatan da aldanan da bir oluyor bir süre sonra, çünkü artık intikam noktasında en çok benziyoruz birbirimize.

Dosta derman değil düşman oluyoruz artık.

Tahammül seviyesi ile birlikte anlayış seviyemiz düşüyor ve pek tabii gösteriş arttıkça şahsiyet azalıyor.

Elif

Elif Emir

Bir yanıt yazın